FİRMANDEX'E HOŞGELDİNİZ!

Floss Nehri kıyısında oturup ağlamak

George Eliot’un Floss Nehrindeki Değirmen romanı Türkçe olarak yayımlandı. Bu İngiliz klasiğini okumayan kız anne ve babaları Maggie sendromu karşısında çaresiz kalabilirler.

Floss Nehri kıyısında oturup ağlamak

Kolay kolay kimse, kıymetli zamanını 741 sayfalık İngiliz edebiyatının temel taşlarından sayılan Floss Nehrindeki Değirmen romanını okumak için ayırmaz. Ama George Eliot’un bu klasiğini Everest Yayınları’nın Türkçeye kazandırdığı yeni basımıyla okumayanlar, iki şeyi kaçırdıklarına pekala hayıflanabilirler. 

İngiliz edebiyatının kurucu ana’larından George Eliot, Maggie adlı karakterini okura bu romanıyla tanıştırır. Romanın yayımlandığı 1860 yılında İngiltere, 19. asır dönüşüm sancılarının merkeziydi. İşçiler buhar makinesi keşfi sonrası kapitalist patronlarca günde 15 saat, çok kötü koşullarda çalıştırılırken, Eliot’un taşra ise insani bir dönüşüm hüküm sürüyordu. 

İNGİLİZ TAŞRASINI ANLATAN YAZAR

Akrabalık bağları sıkı olan İngiliz taşrasında varlıklı ve güçlü olmak, yine aynı tekniklerle tarım yapıldığı ve aynı yemeklerin pişirildiği 100 yıl öncesine göre oldukça önemliydi. Şehirdeki değişim ve dönüşüm kendini taşrada da hissettiriyordu. Eliot’la aynı dönem yaşayan Charles Dickens ‘İki Şehrin Hikayesi’ ve ‘Oliver Twist’ gibi kentte geçen romanları kaleme alırken, Eliot ise taşrayı anlatıyordu. 

Floss Nehrindeki Değirmen romanı da İngiliz taşrasını en güzel ve duygulu anlatan klasikler arasında sayılır. Dönemin tüm ritüellerinin eksiksiz yerine getirilmesi konusunda annesinin iflah olmaz disiplinine nanik yapan Maggie, ele avuca sığmaz bir çocuktur. Aynı zamanda da güzel mi güzel bir genç kız olarak önce babasının iflas ve ölümüyle dolu dram yıllarını, ağabeyinin büyük şehre gitme hüzünleriyle birlikte yaşar. Öte taraftan da kibirli ve yakışıklı Philip ile aşkı, bugünün okurları için ‘klişe’ sayılan hazin bir sonla biter. 

JOHN FOWLES’İ ANLAMAK İÇİN…

Eliot’un romanı Gönül Suveren’in nitelikli çevirisiyle daha anlam kazanırken, romanı okumayan kız çocuğu ebeveynleri Maggie sendromu karşısında evlatlarına nasıl davranacaklarından bihaber kalacaklar. Aynı zamanda da İngiliz edebiyatının modernleşme takviminden Eliot yaprağını kopartmayanlar da John Fowles’in Fransız Teğmenin Karısı romanında anlattığı Viktorya dönemi İngiltere’sini anlamakta yetersiz olacaklar… Ki asıl edebi kıyamet de burada kopmasın diye Eliot’u edinmek, vakit buldukça da okumakta yararlar var… 

KAYNAK : STAR GAZETESİ

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ