Anne adaylarına kapalı alan uyarısı

Türk Ebeler Derneği Genel Başkanı Nazan Karahan, hamilelikte kışın grip ve üst solunum yolu hastalıklarının görülme sıklığının arttığını belirterek, “Gebeler, kapalı alanlarda gribal enfeksiyonu olan kişiler ile bir süre kaldığında bu enfeksiyonu kapar. Bu durum hem kendisi hem de bebeği için sakıncalıdır” dedi.

Karahan, yaptığı açıklamada, kış mevsiminde soğuğun vücut direncini düşürmesi nedeniyle anne adaylarının giyinme, temizlik, bulunduğu alan ve beslenme gibi konulara dikkat etmesi gerektiğini söyledi.

Hamilelerin kış aylarında giydiği kıyafetlerin önemli olduğunu belirten Karahan, giyilen sıkı, naylon ve sentetik giysilerin zararlı olduğunu, bu tür kıyafetlerin terleme ve mantar enfeksiyonlarına yol açabileceğini, hava alan, yünlü, pamuklu, yumuşak giysiler ile rahat ve kaymayan ayakkabı, pamuklu veya yünlü çorabın tercih edilmesi, karın bölgesinin sıcak tutulması gerektiğini anlattı.

Hamile kadınların desteğe ihtiyacı var

Hamilelik aşamasının kadının yaşamındaki en önemli ve değerli dönem olduğunu ifade eden Uzman Psikolog Tokaç, “Hamilelik hayatınızda ender yaşayacağınız; bazı kişilerin hiç yaşayamadığı, hem fizyolojinizi hem de psikolojinizi etkileyen bir süreçtir. Hamileliği bir süreç olarak tanımlamak en doğrusu olacaktır. Kadının yaşamındaki en önemli ve değerli dönemdir. Çünkü insanın varlığına ve hayatının devamına etki eden dünyaya geliş serüvenini kadın yapmaktadır. Kadın kendisinin bu denli önemli olduğunu unutmamalıdır. Hamilelik de bu sürecin ilk basamağıdır. Hamilelik; kadının özel ve değerli bir varlığı dünyaya ulaştırma aşamasıdır. Hamileliğin bu denli önemli olduğundan bahsettikten sonra bu sürecin nasıl işlediğini anlatalım. Hamilelik sadece kadının yaşadığı bir süreç gibi algılansa da aslında erkeğin de bu süreçte çok önemli olduğunu söylemeliyim. Hamilelikte birçok değişimi yaşayan kadın yanına bir destek ister. Bu dönemde çevresinde sosyal desteklerinin olması çok önemlidir” diye konuştu.Anne adaylarının duygusal dalgalanmalarına karşı anlayışHamilelikte sosyal desteğin olmasının önemli olduğunu kaydeden Psikolog Tokaç, şöyle konuştu:“Hamilelik kadının vücudunda birçok değişim yaratacaktır. İlk aylarda mide bulantısı, baş dönmesi, kan basıncındaki değişimlere bağlı tansiyon sorunları, bayılmalar, vitamin-mineral değerlerinin değişmesine bağlı sorunlar, halsizlik ve aşerme gibi fizyolojik sorunlara ilerleyen aylarla birlikte vücutta ödem oluşmasına bağlı kilo artışı ve şişkinlik oluşması da eşlik eder. Ayrıca hamileliğin en önemli değişikliklerinden birisi olan hormonal değişimlere bağlı duygusal dalgalanmalarda görülmektedir. İşte böyle değişikliklerin olduğu bu süreçte kadının en çok onu anlayan ve destek isteyebileceği sosyal çevresinden kişilere ihtiyacı olacaktır. Eş veya partneri en önemli kişidir. Erkeğin kadındaki değişimleri normal karşılayabilmesi zor olsa da onu anlaması önemlidir. Fizyolojik sorunlarında kadının yanında olarak destek olması, duygusal değişimlerinde ise anlayış göstermesi önemlidir. Tabi ki aile bireyleri ve yakın çevresinin de destekleyici olması arzu edilmektedir. Hamilelik sürecinin nasıl geçeceğini etkileyen başka diğer faktörler de vardır. Bunlar kadının fizyolojik sürecini etkilemektedir. Strese bağlı kramplar, düşükler, erken doğumlar görülmektedir. Hamileliğe öncelikle çiftlerin hazır olmaları gereklidir. Çiftlerin mutlu olması ve birlikteliğin devam ettirilmek istendiği durumlarda çocuk sahibi olunmalıdır. Evliliğin sorunlu olması kadına destek olunmasını engelleyeceğinden çiftlerin mutluluğu önemlidir. Hamileliğin planlanması, erken veya geç olmaması, çevre istediği için çocuk yapılmıyor olması gereklidir. Çocuk yapılacak ailenin sosyo-ekonomik durumunun da dikkat edilmesi gereklidir. Tüm bu faktörler hamileliğin sorunlu geçmemesi ve doğum sonrasında mutluluk hissinin yoğunluğu açısından önemlidir. Hamileliğin özellikle son dönemlerine doğru kadının depresif duygulanım yoğunluğu artmaktadır. Hatta doğum sonrası depresyonu oldukça sık görülmektedir. Daha önce de bahsettiğimiz sosyal desteklerin olması önemlidir ancak eğer depresyon bozukluğu gözleniyorsa profesyonel destek alınması; annenin doğum ve doğum sonrası bebekle kuracağı bağ açısından önemlidir.”

En az 1,5 saat güneşli havada yürümek gerekiyor

Kış aylarında en büyük sorunun gribal enfeksiyonlar olduğunun altını çizen Karahan, şu değerlendirmede bulundu:

“Kış aylarında soğuktan korunmak için uzun süre kapalı alanda kalan gebeleri birçok risk bekliyor. Gebelerin uzun süre ev ve iş yeri gibi kapalı ortamlarda bulunmaması gerekir. Her gün yaklaşık 1,5 saat açık ve güneşli havada yürümesi yararlıdır. Bulundukları ortamda soba ve kalorifer gibi ısı kaynaklarının kuruttuğu havayı nemlendirmelidirler. Ortamın yeteri kadar sıcak olmasına ve iyi havalandırılmasına dikkat edilmelidir. Ortam oksijeninin olabildiğince temiz olması önemli. Anne adayının bulunduğu ortamda kesinlikle sigara içilmemelidir. Hamilelikte kışın grip ve üst solunum yolu hastalıkları sıklığı artar. Gebeler, kapalı alanlarda gribal enfeksiyonu olan kişiler ile bir süre kaldığında kendisi de bu enfeksiyonu alır. Bu durum hem kendisi hemde bebeği için sakıncalıdır.”

Nezle, soğuk algınlığı ve grip gibi virüs enfeksiyon kapıldığında istirahat, bol sıvı alma, vitamin takviyesi alınmasını öneren Karahan, gebelerin alışveriş merkezleri gibi çok yoğunluğun yaşandığı alanlara gitmesi gerektiğinde sabah saatleri gibi sakin zamanları tercih etmelerini önerdi.

Cildin çatlaması enfeksiyon riskini arttırıyor

Gebelerin kış aylarında yeme isteğinin arttığına işaret eden Karahan, “Yemeğe dikkat edilmediği takdirde bebeğin sağlığını tehdit etmiş olursunuz ve aşırı kilo alımı gerçekleşir. Yeterli ve dengeli beslenmeye dikkat etmeli.” ifadesini kullandı.

Hamilelik süresince cildin daha hassas olacağını ve daha çok bakıma ihtiyaç duyacağına işaret eden Karahan, özellikle soğuk havalarda kuruyup çatlayan cildin enfeksiyon riskini arttırdığını, bu nedenle el ve yüzün soğuktan korunarak yıkanması tavsiyesinde bulundu.

Karahan ayrıca hamilelikte soğuk algınlığının zatürreye dönüşebilme ihtimaline karşı dikkatli olunması gerektiğini de sözlerine ekledi.

Hamilelik bulantılarına son

El bileğine yapılan “akubası”nın hamile kadınların yaşadığı mide bulantılarına iyi geldiği bildirildi. İngiltere’deki Kraliyet Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanları Üniversitesindeki görevli uzmanların yayımladığı kılavuzda, zencefil tüketmenin yanı sıra akupunktur noktalarına parmakla baskı yapılması yöntemi akubasının hamilelerde görülen hafif mide bulantılarına iyi geldiği belirtildi. BBC’de yer alan habere göre, akubasının ilaç kullanmak istemeyen kadınlar için alternatif olduğuna dikkati çeken uzmanlar, bulantı ve kusmanın hamilelerin neredeyse yüzde 80’ini etkilediğini ifade etti. Hem mutlu hem üzgün Yaz gebeliği yaşayanlar dikkat

KAYNAK : Yenişafak