FİRMANDEX'E HOŞGELDİNİZ!

Biberon diş çürütüyor

Pedodonti Uzmanı Doç. Dr. Handan Ayhan, özellikle gece uyumadan hemen önce ve uyku sırasında biberonla içilen sütün bebeğin dişlerinde “biberon çürüğü” gelişimine neden olduğunu belirterek, bunun ağrı, kötü koku ve beslenme bozukluğuna yol açtığını kaydetti.

Biberon diş çürütüyor

Pedodonti Uzmanı Doç. Dr. Handan Ayhan, bebeklerde ağız ve diş sağlığına ilişkin bilgiler verdi. Özellikle gece uyumadan hemen önce ve uyku sırasında biberonla içilen sütün, bebeğin dişlerinde “biberon çürüğü gelişimine neden olduğunu aktaran Doç. Dr. Ayhan, “Bazı aileler süte bal, pekmez ya da şeker gibi tatlandırıcılar katar. Bu durum ‘biberon çürüğü’ gelişimini daha da hızlandırır. Biberonla verilen süt, uykuya geçildikten sonra dişler üzerinde birikmektedir. Uyku sırasında tükürük salgısı da azaldığından dişler hiçbir şekilde temizlenememekte ve ağızda dişlerin üzerinde daha önceden var olan çürük yapıcı bakterilerin asidik bir ortam oluşturmasına neden olmaktadır. Bu asitler dişlerin tüm yüzeyini kaplayan mine yapısını bozarak, önce tebeşirimsi beyaz renkte lekelerin görülmesine, daha sonra da “biberon çürüğü” olarak tanımlanan sarı-kahverengi renkte çürüklerin oluşmasına neden olmaktadırlar” uyarısında bulundu.

Bir yaşından sonra gece yemeğine dikkat!

Bu çürüklerin önce üst çenedeki kesici dişlerin ön yüzeyinde başladığını daha sonra yayıldığını ifade eden Doç. Dr. Ayhan “Unutulmaması gereken en önemli noktalardan biri, sütün doğal bir şeker olan laktoz nedeniyle gece boyunca tüketildiğinde yine çürük gelişimine neden olabileceğidir. Bu nedenle bir yaşından itibaren gece boyunca su ve anne sütü dışında bebeğin süt, meyve suyu gibi herhangi bir şey tüketmesine izin verilmemelidir. Ayrıca emziğin, bala reçele ya da pekmeze batırılarak verilmesi de biberon çürüklerinin gelişimi açısından etkilidir.” bilgilerini verdi.


Dişleri mahveden alışkanlıklar

Diş Hekimi A. Doğan Bircan, dişlere zarar veren alışkanlıklar konusunda uyardı. Bircan, “Gün içerisinde ağız ve diş sağlığımıza ne kadar özen göstersek de sahip olduğumuz bazı alışkanlıkların dişlerimize zarar verme ihtimali çok yüksektir” dedi.Diş Hekimi A. Doğan Bircan, dişlere zarar veren alışkanlıkları şöyle sıraladı:Biberon kullanmak: Bebeği uyuturken ağzında biberonla beslerken uyutmak, uykuya geçmesine yardımcı olabilir. Fakat uykuda ağzında biberon varken uyumamalıdır. Bu hem tehlikelidir hem de dişler için zararlıdır. Biberondaki tatlı meyve suları, süt ve formül besinler dişlerine zarar verir. Bebeğin uyumasına yardımcı olmak için biberon kullanılsa da uyuduktan sonra ağızda bırakılmamasına bu sebepten özen gösterilmelidir.Aşırı kahve ve sigara tüketimi: Çok fazla kahve tüketiyorsanız dişlerinizde zamanla renk değişimi ve sararmalar görülebilir. Eğer dişlerinizdeki renk değişikliği konusunda endişeleriniz varsa diş hekiminizle konuşun. Sigara gibi diğer tütün ürünleri de dişlerinizde lekelenme ve diş eti hastalıklarının ortaya çıkmasına neden olur. Sigaranın ayrıca dudak, dil ve ağız kanserine yol açabileceğini de unutmamak gerekir.Dişleri sıkmak ve diş gıcırdatmak: Genellikle strese bağlı olarak meydana gelen diş sıkma alışkanlıkları bazen gün içerisinde de kendisini belli eder. Bu durum dişlerin aşınmasına, çürüklere ve diş eti çekilmelerine neden olur. Gündüzleri sert gıdalar tüketmemeye özen göstermekte yarar vardır. Ayrıca bu tarz kötü alışkanlığı olan hastaların diş hekimlerine başvurup tedavi için kendilerine özel hazırlanan apareyleri edinmesinde fayda olacaktır. Bu alışkanlıkların alternatif çözüm yollarından biri de botoks uygulamalarıdır.Diş sağlığı ile ilgili bilinmesi gereken 10 bilgi Diş düşmanı yiyeceklerAsitli gıdalar, enerji içecekleri ve meyve sularını aşırı tüketmek: Gün içerisinde bolca asitli gıdaların tüketilmesi ve enerji içeceklerinin fazla kullanılması dişler üzerinde şeker ve asit saldırılarının oluşmasına neden olmaktadır. Bu türlü gıdaların fazla derecede tüketilmeleri dişlerin çok hızlı bir şekilde çürümelerine neden olmaktadır. Özellikle süt dişleri olan bebeklerde bu tür içecek ve yiyeceklerin kesinlikle bebeğe verilmemesi gerekmektedir. Aynı şekilde meyve suları birçok vitamin çeşidini bünyesinde barındırsa da şeker bakımından çok yüksek bir orana sahiptir. Hazır meyve suları yerine meyve yemek ya da meyvenin kendi suyunu sıkıp içmek dişler açısından çok daha faydalı bir işlem olacaktır. Ayrıca hazır meyve sularının sulandırılması da içerisindeki şeker miktarını düşüreceğinden dişlere daha az zararı olurDişlere en çok zarar veren alışkanlıklarGün içerisinde sık atıştırmalar yapmak: Gün içerisinde sık sık atıştırmalar yapmanız ve özellikle aralarda şekerli gıdaların tüketilmesi dişlerin aralarında gıda maddelerinin kalma oranını arttıracaktır. Bu nedenler sık sık tüketilen gıdalar diş ipi ile ya da diş fırçalama ile temizlenmezse dişlerin hızla çürümelerine neden olurlar.Şişe kapaklarını ağızla açmak: Dişler için oldukça zararlı alışkanlıktır. Dişlerin çatlamasına, aşınmasına ve kırılmasına sebep verir.Şekerli sakız çiğnemek: Şekerli besinlerin ağız ve diş sağlığını olumsuz yönde etkilediğini bilmeyen yoktur. Bu şekerli materyallerin özellikle sakız gibi ağızda fazla kalan türleri dişlerin çürümesine olanak sağlar.Dil piercingleri: Diş piercingleri dişleri çatlatabilir ve kırabilir. Aynı şekilde dudak piercingleri de benzer bir zarara yol açabilir. Metal cismin diş etlerine sürtünmesi diş etlerine zarar vererek zaman içinde diş kayıplarının yaşanmasına yol açabilir. Piercingler ayrıca ağız içinde bakterilerin yuvalanmasına da zemin hazırlar.Buz çiğnemek: Buz çiğnemek her ne kadar birçoğumuzun gözünde masum görünse de buz yemek dişlerin çatlamasına ve kırılmasına neden olabilir. Ayrıca zaman içinde diş ağrıları da meydana gelebilir. Çok sıcak yiyecekler ve çok soğuk yiyecekler dişler için zararlıdır.Güzel dişler yüz güldürüyor Ağızda kalem ve benzeri cisimleri çiğnemek: Sınıfta ya da iş yerinde stresten dolayı çiğnenen kalem ve benzeri cisimler dişleri aşındırmakla beraber diş minesine oldukça zarar vererek dişlerin daha hızlı çürümelerine neden olmaktadır.Beslenme bozuklukları: Beslenme bozuklukları, doğru beslenememe ve özellikle tatlı tüketiminin fazla olması dişlerin çürümesine neden olur. Ayrıca mide sorunları ve bu sorunlardan dolayı oluşan kusmalar dişlerin erimesine, aşınmasına ve dişlerin çürümesine neden olmakla beraber ağız kokusuna da sebep olmaktadır.Çokça çekirdek yemek: Çekirdek çitlemek; diş minesinin aşınmasına, diş üzerinde oyukların oluşmasına ve ara yüzeylere giren çekirdek artıklarının diş ve dişetlerine zarar vermesine neden olmaktadır.

Biberona tatlandırıcı eklemeyin

Doç. Dr. Handan Ayhan biberon çürüğünün engellenmesi için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
“Bir yaşından itibaren bebeğin biberonla veya anne memesinde uyumasına izin verilmemelidir. Biberondaki süte şeker, bal, pekmez gibi tatlandırıcılar ilave edilmemelidir. Dişler, ilk sürmelerinden itibaren beslenme sonrasında temiz ve hafif nemli bir gazlı bezin işaret parmağına sarılmasıyla ya da parmak fırçası yardımıyla temizlenmelidir.Küçük çocuklarda diş fırçalamak önemli

Bebeğin özellikle ilk yaşından itibaren düzenli olarak pedodonti uzmanına (çoçuk dişleri uzmanı) götürülmesiyle dönem çocukluk çağı çürüklerinin (biberon çürükleri) önlenmesi açısından önemlidir. Ara öğünlerde, mümkün olduğunca dişler üzerinde yapışıp kalan karbonhidrat ağırlıklı beslenme yerine lifli besinler sebze, meyve, kuruyemiş tercih edilmelidir.3,5-4 yaşına kadar tükürme refleksi tam gelişmediğinden diş macunsuz ya da pedodonti uzmanının önereceği diş macunları ile dişler fırçalanmalıdır. Diş fırçası mümkün olduğunca küçük başlı ve yumuşak kıllı olmalı ve sıklıkla yenilenmelidir. Fırçalama okul dönemine kadar anne-baba kontrolünde ve onların yardımıyla yapılmalıdır.”

Bunları yapmak diş yapısını bozuyor!

Diş Hekimi A.Doğan Bircan bilinen birçok alışkanlığın aslında diş sağlığına ve diş yapısına zarar verdiğini ifade etti. Bircan, alışkanlıklara karşı gün içerisinde dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.İşte dişleri sağlıksız hale getiren alışkanlıklar:“Biberon kullanmak: Bebeği uyuturken ağzında biberonla beslerken uyutmak, uykuya geçmesine yardımcı olabilir. Fakat uykuda ağzında biberon varken uyumamalıdır. Bu hem tehlikelidir hem de dişler için zararlıdır. Biberondaki tatlı meyve suları, süt ve formül besinler dişlerine zarar verir. Bebeğin uyumasına yardımcı olmak için biberon kullanılsa da uyuduktan sonra ağızda bırakılmamasına bu sebepten özen gösterilmelidir.Aşırı kahve ve sigara tüketimi: Çok fazla kahve tüketiyorsanız dişlerinizde zamanla renk değişimi ve sararmalar görülebilir. Eğer dişlerinizdeki renk değişikliği konusunda endişeleriniz varsa diş hekiminizle konuşun. Sigara gibi diğer tütün ürünleri de dişlerinizde lekelenme ve diş eti hastalıklarının ortaya çıkmasına neden olur. Sigaranın ayrıca dudak, dil ve ağız kanserine yol açabileceğini de unutmamak gerekir.Dişleri sıkmak ve diş gıcırdatmak: Genellikle strese bağlı olarak meydana gelen diş sıkma alışkanlıkları bazen gün içerisinde de kendisini belli eder. Bu durum dişlerin aşınmasına, çürüklere ve diş eti çekilmelerine neden olur. Gündüzleri sert gıdalar tüketmemeye özen göstermekte yarar vardır. Ayrıca bu tarz kötü alışkanlığı olan hastaların diş hekimlerine başvurup tedavi için kendilerine özel hazırlanan apareyleri edinmesinde fayda olacaktır. Bu alışkanlıkların alternatif çözüm yollarından biri de botoks uygulamalarıdır.Asitli gıdalar, enerji içecekleri ve meyve sularını aşırı tüketmek: Gün içerisinde bolca asitli gıdaların tüketilmesi ve enerji içeceklerinin fazla kullanılması dişler üzerinde şeker ve asit saldırılarının oluşmasına neden olmaktadır. Bu türlü gıdaların fazla derecede tüketilmeleri dişlerin çok hızlı bir şekilde çürümelerine neden olmaktadır. Özellikle süt dişleri olan bebeklerde bu tür içecek ve yiyeceklerin kesinlikle bebeğe verilmemesi gerekmektedir. Aynı şekilde meyve suları birçok vitamin çeşidini bünyesinde barındırsa da şeker bakımından çok yüksek bir orana sahiptir. Hazır meyve suları yerine meyve yemek ya da meyvenin kendi suyunu sıkıp içmek dişler açısından çok daha faydalı bir işlem olacaktır. Ayrıca hazır meyve sularının sulandırılması da içerisindeki şeker miktarını düşüreceğinden dişlere daha az zararı olur.Gün içerisinde sık atıştırmalar yapmak: Gün içerisinde sık sık atıştırmalar yapmanız ve özellikle aralarda şekerli gıdaların tüketilmesi dişlerin aralarında gıda maddelerinin kalma oranını arttıracaktır. Bu nedenler sık sık tüketilen gıdalar diş ipi ile ya da diş fırçalama ile temizlenmezse dişlerin hızla çürümelerine neden olurlar.Şişe kapaklarını ağızla açmak: Dişler için oldukça zararlı alışkanlıktır. Dişlerin çatlamasına, aşınmasına ve kırılmasına sebep verir.Sakızlı şeker çiğnemek: Şekerli besinlerin ağız ve diş sağlığını olumsuz yönde etkilediğini bilmeyen yoktur. Bu şekerli materyallerin özellikle sakız gibi ağızda fazla kalan türleri dişlerin çürümesine olanak sağlar.Dil piercingleri: Diş piercingleri dişleri çatlatabilir ve kırabilir. Aynı şekilde dudak piercingleri de benzer bir zarara yol açabilir. Metal cismin diş etlerine sürtünmesi diş etlerine zarar vererek zaman içinde diş kayıplarının yaşanmasına yol açabilir. Piercingler ayrıca ağız içinde bakterilerin yuvalanmasına da zemin hazırlar.Buz çiğnemek: Buz çiğnemek her ne kadar birçoğumuzun gözünde masum görünse de buz yemek dişlerin çatlamasına ve kırılmasına neden olabilir. Ayrıca zaman içinde diş ağrıları da meydana gelebilir. Çok sıcak yiyecekler ve çok soğuk yiyecekler dişler için zararlıdır.Ağızda kalem ve benzeri cisimleri çiğnemek: Sınıfta ya da iş yerinde stresten dolayı çiğnenen kalem ve benzeri cisimler dişleri aşındırmakla beraber diş minesine oldukça zarar vererek dişlerin daha hızlı çürümelerine neden olmaktadır.Beslenme bozuklukları: Beslenme bozuklukları, doğru beslenememe ve özellikle tatlı tüketiminin fazla olması dişlerin çürümesine neden olur. Ayrıca mide sorunları ve bu sorunlardan dolayı oluşan kusmalar dişlerin erimesine, aşınmasına ve dişlerin çürümesine neden olmakla beraber ağız kokusuna da sebep olmaktadır.Çokça çekirdek yemek: Çekirdek çitlemek; diş minesinin aşınmasına, diş üzerinde oyukların oluşmasına ve ara yüzeylere giren çekirdek artıklarının diş ve dişetlerine zarar vermesine neden olmaktadır.”

Diş sağlığı ile ilgili bilinmesi gereken 10 bilgi

Ülkemizde ağız ve diş sağlığı konusunda yeterince bilinç oluşmadığına dikkat çeken Dt. Recep Eşkar, “Ağız ve diş hastalıklarında meydana gelen bozukluklar; beslenme, çiğneme problemleri, tat alma, gülme, kahkaha atma, uyku ve konuşma gibi fonksiyonel işlevleri negatif yönde etkileyebilmekte. Bunlara bağlı olarak da sosyal ilişkilerde zayıflama, utangaçlık, özgüven kaybı, anksiyete ve depresyon gibi psikososyal sonuçlar ortaya çıkabilmekte” dedi. Ağız ve diş hastalıkları bazı hastalıkların habercisi olabilir Sağlıklı diş ve diş eti için hekimlerin önerileri doğrultusunda uygulama yapılması gerektiği, aksi halde dişlerin ve diş etlerinin zarar görebileceğine değinen Diş Hekimi Recep Eşkar, “Ağız ve diş sağlığı konusunda ortaya çıkan kimi sorunlar bazı hastalıkların habercisi olabilir. Bu yüzden ağzımız bir nevi vücudumuzun alarm merkezlerinden biridir. Diş fırçalama şeklinden fırça seçimine, macun kullanımından diş taşı temizliğine, süt dişlerinden ağız kokusuna kadar halk arasında bilinen yanlış ya da eksik bilgilerin paylaşılması diş ve ağız sağlığını tehlikeye atmaktadır” diye konuştu. Diş Hekimi Recep Eşkar, genel sağlığımızı büyük ölçüde etkileyen ağız ve diş sağlığı hakkında yanlış bilinen gerçekler hakkında şu bilgileri verdi: Sert diş fırçası kullanmak dişleri bembeyaz yapar Yanlış! Çünkü önemli olan fırçanın sertliği değil, fırçalama tekniğidir. Diş fırçası, sentetik kıldan yapılma olmalıdır. Uçları düzgün sonlanmalıdır. Sert fırçalar diş etini tahriş eder, dişlerimizin minesine zarar verir ve dişlerde hassasiyet oluşturur. Uçları düzgün sonlanmalıdır. Fazla sert fırçalar diş etini tahriş eder. Fırça kılları aşınır aşınmaz (ortalama 6 ayda bir) mutlaka değiştirilmelidir.Hamilikte diş kaybı olması çok normaldir, anne adayları diş kaybı yaşayabilir Yanlış! “Her çocuk bir diş götürür” düşüncesi ne yazık ki ülkemizde yaygın bir kanıdır. Ancak bu doğru değildir. Ağız bakımlarını doğru ve düzenli yapan bir anne adayı için böyle bir durum söz konusu değildir.Hamilelikte diş tedavisi yaptırmak bebek için sakıncalıdır Yanlış! Hamileliğin her döneminde aciliyet gerektiren diş tedavileri yapılabilir, bebeğe bir sakıncası yoktur.Çoçuk dişleri iğne ile çekilirse bir daha çıkmaz Yanlış! Süt dişleri 6’ncı aydan başlar 3 yaşına kadar devam eder. Kalıcı dişler ise 6 yaşında çıkmaya başlar ve 12-13 yaşlarında tamamlanır. Burada önemli olan hangi dişin çekildiğidir, dişin iğne ya da başka bir şey ile çekilmesinin önemi yoktur.Süt dişlerinin yerine daha sonra kalıcı dişler geleceğinden süt dişlerinin önemi yoktur Yanlış! Süt dişlerinin en önemli görevi çocuğun düzgün beslenmesini sağlamaktır. Konuşmanın düzgün gelişimi de süt dişlerine bağlıdır. Süt dişleri kapladıkları alanla kendilerinin yerine gelecek olan kalıcı dişler için yer tutmaktadır. Bu nedenlerle süt dişleri çok önemlidir.Bir kez diş taşı temizliği yaptırdıktan sonra her zaman yaptırmak gerekir Yanlış! Diş taşı temizliğinde diş yüzeyine ait olmayan maddeler (plak, diş taşı) temizlenir. Diş taşı temizliği yaptırmayan bir kişi dişleri üzerinde biriken diş taşlarını fark edemez ancak temizlik yaptırdıktan sonra birkaç gün fırçalanmayan dişlerdeki değişim hemen göze çarpar. Yani diş taşı temizliği yapılmış ya da yapılmamış olsun ağız ve diş bakımı yapılmadığı sürece diş taşlarının oluşumu kaçınılmazdır. Çapraşık dişler ancak küçük yaşlarda düzelebilir Yanlış! Çapraşık dişler her yaşta düzgün hale getirilebilir. Tel tedavisi her yaştan kişiye uygulanacağı gibi, tel tedavisini estetik bulmayan hastalar görünmeyen teller sayesinde düzgün dişlere sahip olabilirler.Dişleri fırçalarken diş etlerinin kanaması normaldir Yanlış! Dişleri fırçalarken diş eti kanaması normal bir durum değildir ve diş eti iltihabının en önemli belirtisidir. Vakit kaybetmeden diş hekimine başvurulması gerekmektedir.Ağrıyan dişe aspirin koymak gerekir Yanlış! Aspirin ağrı kesicidir ancak etkisi ağız yolu ile alınıp kana karışınca ortaya çıkar. Dişin üzerine konulan aspirin ağrınızı dindirmediği gibi, ıstırabınızı da arttırır. Çünkü diş etinizde yara açar.Ağız kokusu herkeste olur ve geçmez Yanlış! Diş çürükleri, diş eti hastalıkları, aftlar, uyumsuz ve kötü kullanılan protezler ve ağız kuruluğu, sindirim sistemi ile ilgili rahatsızlıklar, bademcik iltihaplanmaları sonucu meydana gelebilir. Ağız kokusunun asıl nedeni olan yukarıda sayılan hastalıkların tedavisi yapıldıktan sonra ağız kokusu önlenebilir.

KAYNAK : Yenişafak

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ