FİRMANDEX'E HOŞGELDİNİZ!

Erdoğan’dan ABD ve Rusya’ya mutabakatın gereğini yapın çağrısı: Barış Pınarı devam eder

Başkan Erdoğan, Suriye’de Türk askerine saldırının ‘yeni bir dönemin miladı’ olduğunu belirterek, “Suriye ile ilgili güvenlik stratejilerimizde değişiklik yapmaya mecbur kaldık” dedi.

Erdoğan’dan ABD ve Rusya’ya mutabakatın gereğini yapın çağrısı: Barış Pınarı devam eder

Başkan Erdoğan, Suriye’de Türk askerine yönelik saldırının “Türkiye açısından Suriye’de yeni bir dönemin miladı” olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuştu. Erdoğan, şunları kaydetti: 

BAŞLARDA SABRETTİK 

“Suriye’de 2011’de başlayan iç çatışmalardan uzak durmak için yıllarca sabrettik. Ancak 2015’ten itibaren kriz kontrolden çıktı. Rejim ve terör örgütleri sınırlarımızı, halkımızı tehdit eder noktaya geldi. Rusya ile yaşadığımız ve FETÖ’nün içinde olduğu uçak provokasyonu, sorunu daha da karmaşık hale getirdi. Elimiz kolumuz bağlı kalacak değildik.” 

98 ANLAŞMASIYLA GİRİLDİ 

“Suriye ile 1998’de imzalanan Adana Mutabakatı bize teröristleri takip için Suriye’de operasyon hakkı tanıyordu. Önce Ağustos 2016’da Fırat Kalkanı ile DEAŞ ve PKK/YPG’yi Cerablus ve El Bab bölgesinden temizledik. 2017’de Rusya ve İran’la Astana sürecini başlattık. Ocak 2018’de Zeytin Dalı Harekâtı ile Afrin’i temizledik. Rusya ile İdlib’de gerginliği azaltma bölgesi oluşturduk. Ekim 2019’da Barış Pınarı Harekâtı ile 30 km derinlikte bir hat oluşturduk.” 

YENİ DÖNEM BAŞLADI 

“Ancak Suriye’de anlaşmalara uyulmuyor. Askerlerimize yapılan saldırı, Türkiye açısından Suriye’de yeni bir dönemin miladıdır. Türk askerinin kanının aktığı bir yerde hiçbir şeyin aynı şekilde devam etmesine izin veremeyiz. Şayet taraflardan biri uymayacaksa ve bunun bir müeyyidesi olmayacaksa bu mutabakatlar niçin yapılıyor”” 

ÜÇ ÜLKEYE MESAJ 

“Biz Suriye’de rejimin Rusya olmadan havada, İran olmadan karada tek bir çakıl taşını dahi yerinden oynatacak gücünün bulunmadığını bilmiyor muyuz” Aynı şekilde Fırat’ın doğusunda bölücü terör örgütünün Amerika’nın desteği ve Rusya’nın müsamahası olmadan varlık gösteremeyeceğini bilmiyor muyuz” Türkiye’ye karşı aslan kesilen rejimin, Fırat’ın doğusundaki bölücü terör örgütüne karşı en küçük bir kazanım elde edememesinin gerisindeki sebeplerini görmüyor muyuz” Rejim denilen kuklanın suni solunumla yaşatıldığının farkında olmadığımız mı düşünülüyor” Ülkemizde yaşayan Suriyelilerin vatanlarına dönüşlerinin bilinçli olarak engellendiğini bilmediğimiz mi varsayılıyor” Hayır. Biz, tüm bu gerçekleri ve daha fazlasını biliyoruz. Ama bizim bir farkımız var; Türkiye her ne yapacaksa bunu hiçbir masumun canına, malına zarar gelmeden yapma prensibiyle hareket ediyor. Aksi takdirde zalimlerden bir farkımız kalmaz.” 

MECBUREN DEĞİŞTİRDİK 

“Suriye’deki gelişmeler Türkiye’yi hem İdlib’de hem tüm sınır hattındaki güvenlik stratejilerinde değişiklik yapmaya mecbur bıraktı. İdlib’den kontrolümüz altındaki bölgelere ve sınırlarımıza doğru harekete geçen kişi sayısı 1 milyona yaklaştı. Kimsenin böyle bir yükü omuzlarımıza yüklemeye hakkı yoktur. Bundan sonra mutabakatların ihlali anlamına gelen hiçbir adıma göz yummayacağız.” 

REJİM GERİ ÇEKİLMELİ 

“Öncelikle İdlib’de rejimin bir an önce Soçi Mutabakatı sınırlarına, yani gözlem noktalarımızın gerisine çekilmesini dün akşam da Sayın Putin ile yaptığım görüşmede ifade ettim. Şu anda 12 gözlem noktamızın ikisi rejim hattının gerisinde kalmıştır. Şubat ayı içerisinde rejimin gözlem noktalarının gerisine çekilmesi sağlanamazsa, Türkiye bu işi bizzat yapmak mecburiyetinde kalacaktır.” 

KARŞILIK VERECEĞİZ 

“Rejimin İdlib’de yaptığı saldırıların gerekçesi olarak gösterilen ateşkes ihlalleri en başından beri tek taraflı değildir. Rejimin ateşkes ihlalleri muhalif grupların ihlallerinden kat be kat fazladır. Suriye’deki en sorunlu grupların ülkenin dört bir yanından getirilerek özellikle toplandığı İdlib’de işlerin kolay yürümeyeceğini herkes biliyordu. Türkiye’nin bu konudaki samimi gayreti ve azımsanamayacak başarısı ortadadır. Rejim nasıl muhalif gurupların en küçük ihlaline sivilleri de hedef alan ağır saldırılara karşılık veriyorsa, bundan sonra rejimin ihlalleri de askeri unsurlarına yönelik olarak mukabil şekilde cevaplandırılacaktır. Askerlerimize ve birlikte çalıştığımız dost unsurlara havadan veya karadan yapılan her saldırı, kaynağın aidiyetine bakılmaksızın ve herhangi bir ikaz yapılmaksızın misliyle cevaplandırılacaktır. Madem İdlib bölgesindeki askerlerimizin güvenliği sağlanamıyor, öyleyse bunu bizzat yapma hakkımızı kullanmamıza kimse itiraz edemez.” 

TEL RIFAT TEMİZLENMELİ 

“Fırat Kalkanı Harekâtı bölgemizde bir ur gibi tehdit kaynağı olan Tel Rıfat bölgesi derhal teröristlerden temizlenerek Suriye halkının yönetimine bırakılmalıdır.” 

BARIŞ PINARI DEVAM EDER 

“Barış Pınarı Harekâtı bölgesinde de Cerablus’tan Tel Abyad’a ve Resulayn’dan Irak sınırına kadar olan kısımlar hâlâ terör örgütünün kontrolünde. Mutabakatlarımızda terör örgütünün Türkiye’ye yönelik saldırılarının durdurulması şartını koşmuştuk. Her gün tacizler ve bölge dışından gönderilen bombalı araçlar bu beklentimizin karşılanamadığını gösteriyor. Madem terör örgütünün saldırıları, bu bölgelerin garantörü konumundaki ülkeler tarafından durdurulamıyor, öyleyse bizim bu işi bizzat kendimizin yapması kaçınılmaz hale gelecektir. Bu adımlar atılmazsa Barış Pınarı bölgesinde başlattığımız harekâtı sağ, sol ve alt taraftan sürdürmekte tereddüt etmeyeceğiz. Türkiye’nin Suriye’deki güvenlik ihtiyaçları karşılanana kadar İdlib’de ve diğer harekat bölgelerinde izleyeceği yeni yol bu şekildedir.” 

TEK GAYEMİZ ÇÖZÜM 

“Bizim hiçbir müttefikimizle, hiçbir dostumuzla, hiçbir ülkeyle karşı karşıya gelmek gibi niyetimiz söz konusu değildir. Tek gayemiz Suriye’deki kriz sona erene, bu ülke istikrara kavuşana kadar hem Türkiye için hem de Suriye halkı için en doğru, en sağlıklı, en güvenli ve en sürdürülebilir çözümü bulmaktır. Bu yolda bize dostluk gösterenleri de husumet sergileyenleri de asla unutmayacağız.”

Erdoğan, Filistin’in  1947 yılından bu yana değişen  haritasını Meclis kürsüsünde  gösterdi.

FİLİSTİN HARİTASINI EZBERLEYELİM

“ABD yönetiminin İsrail-Filistin ihtilafına dair planı barış değil, işgal ve ilhak planıdır. Hedefi , 70 yıldır aralıksız süren İsrail’in işgal, yıkım ve gasp politikalarına meşruiyet kazandırmaktır. Filistin’in 1947 yılından bugüne değişen haritalarını ezberleyelim, ezberletelim. Bu işgal planında da görüldüğü gibi adeta Filistin hiç yok, küçük noktalar itibarıyla Gazze ve onun dışındaki bütün her yer sözde İsrail. Demek ki Trump bu işgalcilerin arkasında duruyor. Şu anda maalesef Amerika, gerek şahsıma gerek istihbarat başkanıma yönelik tehditler savuruyor. Türkiye’deki bazı fi nans kuruluşlarını da tehdit altına alıyorlar. Ne yaparsanız yapın, bunu başaramayacaksınız. Kudüs davası, tüm Müslümanların davasıdır, onurudur, namusudur. 1967 temelinde başkenti Doğu Kudüs olan egemen, bitişik ve bağımsız bir Filistin devletini savunmayı sürdüreceğiz.”

Erdoğan, TSK Mühimmat Ayırma ve Ayıklama Tesisi Devreye Alma Töreni’ne katıldı.

HİSAR-A FÜZESİ SINIRA YERLEŞECEK

Erdoğan, TSK Mühimmat Ayırma ve Ayıklama Tesisi Devreye Alma Töreni’ne katıldı. Erdoğan, “HİSAR-A Füze Sistemi mümkünse hemen Suriye sınırımıza yerleştirerek önemli bir eksiğimizi gidermiş olacağız. Bozdoğan füzemizi en kısa sürede envantere alacağız. Türkiye’yi F-35’leri vermemekle tehdit edenlere en güzel cevabı, kendi milli savaş uçağımızla vereceğiz. Savaş uçağımızı 2023’te hangardan çıkaracağız” dedi.

KIRIKKALE İHA ÜRETİM MERKEZİ

Kırıkkale’de vatandaşlara hitap eden Erdoğan, “Buranın özellikle İHA tasarım ve üretim merkezi haline getirilmesi için Savunma Sanayii Başkanlığımızda çalışmalar yürütülüyor. Bir özel sektör firmamız tarafından Kırıkkale’ye F-16, SİHA bomba, gövde üretim ve dolum tesisi kuruluyor. Tarihi Çeşnigir Köprüsü ile ihya ederek hizmetinize sunuluyor” dedi.

KILIÇDAROĞLU’NA HATIRLATMA: MİSAK-I MİLLİ’DE KİMİN İMZASI VAR”

“Bay Kemal, ‘Ne işimiz var orada’ diyor. Bay Kemal, Misak-ı Milli’nin altında kimin imzası var, önce onu araştır. Sen hep diyorsun ya ‘CHP Atatürk’ün partisidir’. Ama sen kimin partisi olduğunun bile farkında değilsin. 

Türkiye’nin Suriye topraklarında ilanihaye kalmak gibi bir niyeti yok. Ne zaman Suriye halkının tamamını kucaklayan yeni bir anayasa yapılır, ülkenin başına halkın tamamını temsil eden bir yönetim gelir, terör örgütleri ve diğer güçler Suriye topraklarını terk eder, işte o zaman Türkiye’nin orada bir işi kalmaz. Suriye’nin siyasi birliği, toprak bütünlüğü ne kadar çabuk sağlanırsa bizim için o kadar iyi olur. 

Her kim ‘Türkiye’nin Suriye’de ne işi var’ diye soruyorsa ya gafildir ya da taammüden bu ülkenin ve milletin hasmıdır.” 

RUSYA İLE İŞBİRLİĞİNİ ÖNEMSİYORUZ

“Rusya ile olan dostluğumuzun, işbirliğimizin sürmesine özel önem veriyoruz. Ticaretten turizme, savunma sanayiinden enerjiye kadar geniş bir alanda çok derin ilişkilere sahip olduğumuz Rusya’dan tek beklentimiz, Suriye’deki hassasiyetlerimizi anlamasıdır. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile telefonla verimli ve kapsamlı bir telefon görüşmesi yaptık. Ekiplerimiz, tüm bu konuları enine boyuna görüştükten sonra kendisiyle tekrar bir araya geleceğiz. Ülkemize verilen sözlerin takipçisi olmayı sonuna kadar sürdüreceğiz.”

BAŞBUĞ’A ‘FETÖ’ TEPKİSİ

Başkan Erdoğan, Genelkurmay eski başkanı İlker Başbuğ’un suça karışmış askerlerin sivil mahkemelerde yargılanabilmelerinin önünü açan kanuna ilişkin sözlerine de sert tepki gösterdi: “Zaman zaman yanlış değerlendirmeleriyle kamuoyunun önüne çıkan eski bir genelkurmay başkanı, bu düzenlemeyi bahane ederek Meclisimizi itham eden açıklamalar yapmıştır. Kendi grubumuza sesleniyorum: Parlamentonun hukukunu korumak üzere dava açmalısınız. Yasama yetkisini dışarıdan birilerinin yere çalmaya hakkı yoktur. 11 yıl önce tüm partilerin desteği ile çıkarılan bir düzenleye FETÖ gölgesi düşürmeye çalışmak Meclis’e saygısızlıktır.” 

KAYNAK : AKŞAM GAZETESİ

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ